Yaşayan Türkçe

yaratmak


  • fiil din bilgisi Yoktan var etmek (Allah).


  • fiil Zekâ, hayal gücü vb. yardımıyla eşine az rastlanır bir şey ortaya koymak, yapmak.


  • fiil Olmasına yol açmak, neden olmak.

    • Koskoca holdingin batması, piyasada şok etkisi yarattı.
    • Oldum olası, gökyüzünün hudutsuzluğu, yüreğimde özgürlük hissi yaratır.
    • Bitmez tükenmez savaşların en sarılmaz yarası, yarattıkları hayalsiz çocuklardı.
    • Turnuvada alınan başarısız sonuçlar, camiada üzüntü yarattı.
    • Bürokrasideki kadro açıkları, yeni bir istihdam dalgası yarattı.

83