Yaşayan Türkçe

umut


  • isim Beklenti, ümit.

    • Bazıları hiç umut kalmadığını, buzulların yok olmasının engellenemeyeceğini söylüyor.
    • Ekmeksiz, susuz kaldıkları günlerde bile umutlarını kaybetmediler.

  • isim Sözü edilen duyguyu veren kişi veya şey, ümit.

    • Karanlık zindanlarda güneş ışığından mahrumduk, mamafih küçük umut pırıltılarına tutunabiliyorduk.

  • isim Gerçekleşmesi beklenen şey, ümit.

    • Umut, fakirin (garibin) ekmeğidir. (Atasözü)

65